Muharrem Kalyoncu / Mart 2018

Published: March 15, 2018, 6:53 p.m.

Daha sonraki günlerde ilk vaazlarından birisiydi ve zekâtı anlatıyordu. Ben içimden ‘Hocam, zekâtı biz çok dinledik, sen bize başka şeyler anlatsan’ diyordum ki, Hocaefendi zekâtın üç çeşit olduğunu söyledi. Sonra şöyle dedi: ‘Birincisi cimrilerin zekâtı… Bu, paranın 40’ta birini, tarladan kalkanların 10’da birini vermektir. İkincisi orta hallilerin zekâtı… Bu, malın hepsini vermektir. Üçüncüsü esas zekâttır. Bu ise malını da canını da Allah yolunda harcamaktır.’ Şaşırıp kalmıştım. Çünkü o zamana kadar hiç böyle bir zekât vaazı dinlememiştim.